Ne uçsuz bucaksız bir yerde sıkışıp kalmışız. Uzaklar bakınca yakın gibi görünse de ne kadar adım atsan ulaşamıyorsun. Kaçmak değil derdim gitmek de değil. Sevmiyorum da değil. Ama görüyorum. nasıl bir döngü olduğunu görüyorum. Ben, yanımdakiler ve hiç tanımadığım siz silinip gideceğiz. düşüncelerimiz kalacak belki ama onlarda kenara atılmış notlar gibi onların ellerinde bir kaç paylaşımla beğeni almak için kullanılacak. Onlar inandıkları takip ettikleri ve desteklediklerinin yanında iken aslında karşı tarafın da arkasında bulunacaklar. Kimisi barış için bomba atacak, kimisi fakirlik için paraları kendi evinde saklayacak, kimisi adalet elçisi olup silahını çekecek. Sen olmayan insanlarla yaşıyoruz. Kendisini bir nesneye benzeten insanlarla, ne demek istediğini bir türlü anlatamayan insanlarla. Suyun yüzeyinde titreme olurken sevinen ama uçan bir kuşa taş atan insanlarla yaşıyoruz. Korktuğum, üzüldüğüm veya başka bir şey hissettiğim yok şuan. Hepsini sırayla yaşayıp geçtim. Şimdi olanlar bana düzeni ve döngüyü daha net şekilde görmeme neden oluyor. Artık daha net olarak insanın üstün bir canlı olmadığına, dünyanın döngüsü içinde her canlı gibi devam ettiğini daha iyi görüyorum. Büyük bir orkestra yönetsek de , çok ünlü bir ödül sahibi bilim adamı olsak da , herkesin elindeki teknolojiyi bulsak da biz yine biziz. Değerler ve saygı dan yoksun biziz. Beğeniler, gösteriş ve çevre için elimizden geleni yapan biziz.
Bir gün kar yağacak, bir gün yağmur, bir güneş açacak, bir deniz kıyısından denize gireceksin. Sen sanıyor musun herkes senin gibi seviyor denizi.