Kararan Kuşlar

          Kararan kuşların sırrı ne ? Atmosferik siyah karbonun 135 yıllık serüvenini kuşlar üzerinden izlemek. Hava kirliliği sadece havada mı kalıyor ? Yoksa gördüğümüz tüm kötü dumanları yanımızda evimizde kıyafetlerimiz de taşıyor muyuz?

                 Horned larks from the Field Museum, with gray birds from the turn of the century and cleaner birds from more recent years when there was less soot in the atmosphere |Carl Fuldner and Shane DuBay, the University of Chicago and the Field Museum

                   Field Müzesi ornitologları koleksiyona aldıkları bir çok kuş türünde gözle görülür derece kararma olduğunu fark ettiler. Örneğin Küçük ötücü kuşlardan Kulaklı Toygar (Horned larks) ların karın bölgesindeki tüylerin beyaz renkte, çene bölgelerindeki tüylerin sarı renkte olduğunu biliriz. Fakat müzeye son zamanlarda gelen kulaklı toygar bireylerinin beyaz ve sarı alanları kirli bir gri renkte olduğu görülmüş.
                  Bu kuşlar üzerindeki siyahlığın kaynağı ne idi? Normal bir toz mu yoksa başka bir şey mi ? Chicago üniversitesinden araştırmacılar bunun için kuşlara dokunmadan önce eldiven giyerek bu durumu açığa çıkarmak istemişler. Eldivenlerde oluşan siyahlık aynen gazeteden parmaklarınıza bulaşan mürekkep gibi olduğunu belirttiler.
                  Bu benzerlik akıllarına kurum olma olasılığını getirdi. Araştırmalarının sonunda bunun ne basit bir toz ne de sıradan bir kir olmadığını, bunun koyu renkli yağlı fosil yakıtlardan oluşan siyah karbon olduğunu buldular.

Kulaklı Toygar | Tunç Dağı Antalya | 2013 | Gökçe Coşkun
                 Araştırmayı biraz daha derinleştirmek için Carl Fuldner ve Shane DuBay, Amerika’nın çeşitli yerlerindeki müzelerden 1880 yılından kalma örneklerde dahil 1300 kuş örneğini fotoğrafladı. Kuşları seçerken belirli türler üzerine yoğunlaştılar. Bu türler içinde Kulaklı Toygar, serçeler, Kırımızı kafalı ağaçkakan bulunmakta.
                Bu türleri seçmelerinin nedenlerini DuBay ; ‘’ hepsinin ABD nin üretim kemeri (US Manufacturing Belt) olan bölgede bulunmaları, müzelerde büyük bir koleksiyonlarının olması ve bu türlerin hafif, uniform yapıda olmaları sayesinde karbon birikimini izlememiz kolay oldu.’’ Olarak açıklıyor.
Siyah karbon olan kurum büyük bir ışık emici özelliği bulunmakta. Bu özelliğinden dolayı ışığı yansıtarak kolay bir şekilde ölçüm yapılabiliyor. Araştırmacılarda fotoğraf çekerek kirlilik ölçümünü gerçekleştirmişler.

 

               Red-headed woodpeckers from the Field Museum’s collections, with gray birds from periods when there was more coal-associated soot in the atmosphere |Carl Fuldner and Shane DuBay, the University of Chicago and the Field Museum
                Araştırmacılar bu bilgileri birleştirip ve daha önce ki kömür yakma geçmişi ile karşılaştırırlar. Elde ettikleri bilgileri derleyerek 9 Haziran 2017 de Proceeding of the National Academy of Sciences da yayınladılar.
Kuşlardaki bu durum aslında Amerika da ki 1919 dan sonraki hava kalitesi ile ilgili açık bir durumun göstergesidir.
             1880 lerin başlarına kadar katı bir tutum sergileyen yerel yönetimler, 1910 lardan sonra gelişimin yakıtlı makinelerde olduğunu göz önünde bulundurarak tüm yakıtlı makinelerin kullanılmasına ve geliştirilmesine izin verdi.
            Kuşlarda ki siyah karbon seviyeleri daha sonraları Amerika da ki 1929 – 1939 yıllarındaki Büyük Çöküntü (Gerard Derpression) ile kömür kullanımı azalmış fakat ikinci dünya savaşı ile tekrar bir yükselişe geçmiştir.
Savaşın bitmesi ve Rust Belt de evlerin doğal gaz yakmaya başlaması ile seviye düşüş sağlasa da daha önceki dönemlerde Amerika nın atmosferinde bulunan siyah karbonun yarısını konutlardaki ısınma fırınlarının oluşturulduğu açığa çıktı.

             Peki bu kuşların onlarca yıldır bu etkiye maruz kalarak üzerilerinde birikim oluşması nasıl gerçekleşti? Cevabı oldukça basit bu türlerin bulunduğu yerler genelde Rust Belt denen bir çok fabrikanın ve kırsal yerleşmelerin bulunduğu yani kurumun havaya yoğun bir şekilde karıştığı yerler. Havada bulunan bu kuruma kuşlarda direk temas ettiklerinde siyah karbonun yapısından dolayı tüylerine hızlı şekilde yapışmakta. Yağlı olmasından dolayı da üzerilerinden çıkması oldukça zor. İstedikleri kadar su da yıkansalarda bu yağlı karbon atığının üzerilerinden çıkarmaları mümkün olmamakta.
           Fuldner ; Bir çoğu kadın reform gruplarının önderlik ettiği duman karşıtı hareketlere 19 . Yüzyılın sonlarında başlandığını görebilirsiniz. Kurum bütün şehri kapladı. Ağaçlar, binalar hatta tekstil ürünleri. Bu oldukça can sıkan bir durum. Sadece görüntü olarak değil. Ayrıca yıkanması ve arındırılması da oldukça zor.
DuBay da bunlara ek olarak ;
          Chicago ve Pittsburgh şehirlerinde kurum miktarı ile insanlarda meydana gelen üst solunum yolu hastalıklarının ve ölümlerinin aynı oranda artmaktadır. Dedi.
          Fuldner şehirlerde meydana gelen bu durumun ne kadar kötü olduğunu açıklanamayacak durumda olduğumuzu. Kimi zamanlar Chicago da bir bulvarda karşısını göremeyecek kadar bir hava kirliliği ile karşılaşıldığını belirtti.
         Solunan kurumun insan ve hayvanların sağlığı açısından ciddi problemler yaratacağı açık olarak görülmekte. Kömür kullanımının belirli bir şekilde kontrol altına alınması gerekmekte.
Fuldner Asya’da bir çok şehirde de benzer duruma sahip şehrin olduğunu ve bu araştırmanın onlara da yararlı olabileceğini devletlerin bu bölgelerdeki politikalarını daha dikkatli olarak sürdürmeleri ve geçmiş de yaşanmış hatalardan ders alınması gerektiğini belirtiyor.
        Bazı zamanlar ”ne olacak ki ?” dediğimizde aslında neler ile karşılaşabileceğimizin farkına bile varamıyoruz. Sonuçlar kimi zaman bir hastanede kimi zaman bir kuş tüyünde karşımıza çıkıyor.
Gökçe Coşkun gokcecoskun@mail.com

Yalıçapkını | -10 C Mogan Gölü | 2015 | Gökçe Coşkun
Yayın : http://www.pnas.org/content/114/43/11321 Kaynak : seeker.com

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir